İTO Eminönü Yerleşkesi ve Çevre Düzenlemesi Yarışması

İstanbul, kuruluşu Roma Uygarlığı’na tarihlenen çok eski bir yerleşimdir. Roma, Bizans ve Osmanlı kültürlerinden bugüne ulaşan pek çok yapının yer aldığı tarihi sokakları bir açık hava müzesi gibidir. İçinde İstanbul Ticaret Odası Binası’nın da bulunduğu Eminönü ve Sirkeci meydanları arasındaki yapı adasının bir kültür merkezi olarak dönüştürüldüğü ve Saray Burnu’ndan İstanbul Ticaret Üniversitesi’ne dek uzanan kıyı şeridinin ve arkasındaki etkileşim alanlarının yeniden ele alındığı projeye yaklaşımımız bir anlamda kentsel belleğin izlerinden bugünün İstanbul’una uzanan bir yolculuk gibidir.

 

Kentsel kararlar


Ulaşım – Kente ve Kıyıya (Araç, Toplu Taşıma, Yaya Sirkülasyonu)

Yarışma alanı kentin en eski liman ve ticaret bölgesidir. Bizans Dönemi’nde gelen malların depolandığı büyük hangarların, tüccarların konakladığı hanların, gemideki mürettabatın alış veriş yaptığı dükkanların yeraldığı  Neorion Limanı’dır. Osmanlı Dönemin’de de önemini korur ancak adı değişir. Burada yeralan Gümrük Eminliği’nden dolayı adı Eminönü olur. Galata Köprüsü yapılana dek Galata ile bağlantısı kayıklarla sağlanan İstanbul’un bu liman bölgesi, zaman içinde yapılan köprülerle araç trafiğinin arttığı bir transfer noktası haline gelmiştir.

Sirkeci Garı, arabalı vapur iskelesi, dört şeritli sahil yolu derken meydanların, çarşının kıyı ile bağlantısı kesilmiş ve yayanın denize ulaşması başlı başına bir problem haline gelmiştir. İnsanların kıyı ile ilişkisini kurmak için yolun altında ya da üstünde geçitler inşa edilmiştir.

 

 

Bu projede öncelikle kıyı ile meydanlar ve çarşı arasındaki yaya hareketinin kesintisiz ve hemzemin olarak sağlanmasının imkanları araştırılmıştır. İlk olarak kıyı ile meydanları birbirinden koparan yoğun araç sirkulasyonunun olduğu İstanbul Ticaret Üniversitesi’nden başlayarak Saray Burnu’na kadar devam eden yol yeraltına alınmış, kıyı boyunca kesintisiz bir yaya promenadı tasarlanmıştır.

Zeminde Galata Köprüsü’’den itibaren kıyı boyunca korunan tramvay hattının yanı sıra iki şeride düşürülerek yavaşlatılmış araç trafiği önerilmiştir. Toplu taşımanın desteklendiği yaklaşımda vapur iskeleleri korunarak metro ön plana çıkarılmıştır. Meydanların altında kapalı otopark alanları önerilmiş, yaya geçitleri ortadan kaldırılmıştır. Araç geçişinin yavaşlatılmasıyla meydanlardan, sokaklardan, Gülhane Parkı’ndan kıyıya hemzemin ulaşım sağlanmıştır.

Korunan Doku ve Yapılar

Eminönü, Mısır Çarşısı ve Sirkeci Meydanları’nın kıyıyla olan fiziksel ve görsel ilişkileri yeniden tanımlanmış, Mısır Çarşısı, Yeni Cami, Sirkeci Garı gibi tarihi binaların sakin bir peyzaj ve çevre düzenlemesiyle ön plana çıkarılması amaçlanmıştır.


Sirkeci Garı ve çevresi, tren istasyonu, tamir bakım atölyeleri ve depolarıyla bir endüstriyel sit alanıdır. Proje kapsamında Sirkeci Garı’nın ulaşım müzesi, diğer yapıların ise sanat galerileri, performans alanları ve atölyeler olarak yeniden işlevlendirilerek restore edilmesi önerilmektedir.

Sirkeci arabalı vapur iskelesinin Yenikapı transfer merkezine taşınması önerilmektedir. Böylece eski liman tarihi gemilerin, teknelerin sergilendiği bir açık hava müzesi olarak yeniden düzenlenecektir. Sepetçiler Kasrı bu açık müzenin kapalı alanı olarak kullanılacaktır.

 

Yapı Adası – Kültür Merkezi

 

Proje konusu yapı adasının kültür merkezi olma yolundaki dönüşümü, yakın çevre okumaları (konum, kent dokusunun sürekliliği, kent hizaları, deniz açılımları, siluet devamlılığı vs.) ile yapı programı ve panorama üzerinden gerçekleştirilmiştir. Mevcut (korunacak) yapılarla birlikte yapı adasının çeperlerinde yer alan öneri yapılar, yapı adasının sınırlarını vurgularken aynı zamanda kent hizalarını tanımlarlar. Bir tür doku tamiri olarak nitelendireceğimiz bu yaklaşımla siluet sürekliliğini de sağlamak mümkün olmuştur.


Mevcut dokunun, yapı adaları içinde yatay ve dikey konumlanmış parçalı örgüsünün proje alanında da devam ettirilmesiyle kent dokusunun sürekliliği sağlanmıştır. Tek ve büyük bir kütle yerine ölçekli bir bütünsellik elde edilmiştir. Bu parçalı kurgu ile mevcut kent dokusunun sokak sürekliliği yapı adasında da devam ettirilerek sokaklar kıyıya bağlanmış, yayanın denizle bağlantısı güçlendirilmiştir.  

 

Kültür Merkezi’nin zemin katları ve çatıları kamusal alan olarak değerlendirilmiş, iç sirkülasyondan bağımsız olarak ziyaretçilerin çatıya ulaşımı sağlanmıştır. Buralarda sergi, müze, kültür ve sanat performans alanları, cafe ve restoranlar, dükkanlar, çatıda açık hava sergileri, seyir amfileri, rekreasyon ve gösteri alanları gibi pek çok aktivite alanı oluşturulmuştur. Çatının kamusal alana açılmasıyla bir anlamda zemin kullanımı arttırılmış ve İstanbul panoramasına 360 derecelik bir bakış imkanı sağlanmıştır. Merkezin birinci katlarında eğitim alanları ve kütüphane gibi mekanlar yer alır.


780 kişilik büyük salon ve küçük salon kütlelerinin ortak fuayesi kente açılan büyük bir pencere gibidir. Yönetim Binası korunurken, han otel olarak restore edilmiştir. Yapı adasının çeperlerindeki diğer yapılar farklı büyüklüklerde, esnek kullanımlı kütlelerdir. Farklı yükseklikte ve kurgudaki bu hacimler çok amaçlı performanslara uygun olarak tasarlanmışlardır. Bu kütleler yatayda ve düşeyde farklı iç mekan kullanımlarına olanak vermektedirler.

Bazalar (zemin ve birinci katları) betonarme, üst katları çelik olarak tasarlanmış yapılar birbirleriyle farklı kotlarda sirkülasyon köprüleri ile bağlanırlar. Zemin kattaki kamusal kullanımda tercih edilen transparan kütle anlayışı üst katlarda ikinci bir fasadla kaplanarak, tülle örtülmüş hissi veren yarı geçirgen bir hal alır.

 

Yapı adasındaki irili ufaklı eski (mevcut), yeni yapıların arasındaki avlu bir kentsel aralık oluşturur. Çevredeki sokaklardan kıyıya yönelen yaya hareketi, yapılar arasındaki dar sokaklardan geçerken bu kent aralığında soluklanır ve yine dar sokaklardan geçerek kıyıyla buluşur. Bu geçiş ve soluklanma alanı aynı zamanda yapı adasındaki tüm yapıların sirkülasyon elemanlarının yeraldığı devingen bir geçiş alanıdır.

PROJE KÜNYESİ
 

Proje Yeri :   İstanbul Eminönü
Proje Yılı : 2014
Proje Türü  : Kentsel Davetli Yarışma
Ödül  : 1. Ödül
İşveren                                : İstanbul Ticaret Odası
     
MİMARİ : DBArchitects
     
Tasarım                            : Bünyamin Derman, Serdar Köroğlu,
Hakkı Can Özkan
     
Proje Ekibi : Yusuf Uyar, Buğra Evsen,
Serkan Kocabay, Emrah Akpınar,
Nazlı Maral Günenç